İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma öncesi Seyahat Dayanışması’nın davetiyle adliye önünde basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya Berkin Elvan’ın ailesi, CHP İstanbul Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu, CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu katıldı.
Taksim Dayanışması’ndan Akif Burak Atlar, “Bugüne kadar davanın her evresinde çelişkili beyanlarla, karşılığı olmayan sözlerle, karartılan kanıtlarla, tarafsızlığı kuşkulu raporlarla dolu duruşmalar birbirini izledi. Tutuklama taleplerimiz reddedildi, adalet talebimiz engellendi” dedi. Atlar, Berkin Elvan belgesinde adalet istemeye devam edeceklerini aktardı.
“ÇOCUĞUMUN KATİLİ BU ÜLKENİN CUMHURBAŞKANI”
Açıklamanın akabinde adliyeye girilerek duruşma salonuna geçildi. Duruşmada birinci konuşan Sami Elvan “Benim çocuğum bilhassa seçildi. Hiçbir vaka yokken benim çocuğumu bu ekrandaki katil, tetikçi vurdu. 13 yaşındaki bir çocuk nasıl terörist olabilir? Bunu açıklasınlar” dedi. Elvan, “Ailem yedi yıldır acı çekiyor. Devrin başbakanı ailemi yuhalattı. Hangi vicdana sığar bu? 13 yaşındaki bir çocuğun terörist olduğu savını aklamanız gerek. O devir Abdullah Gül, Devlet Bahçeli arayıp başsağlığı diledi. Bu çocuk teröristse bu beşerler başsağlığı diler miydi? İsterseniz beni idam edin lakin söyleyeceğim. Benim çocuğumun katili bu ülkenin Cumhurbaşkanı’dır. Karar verirken çocuğunuz varsa aklınıza onları getirip verin” tabirlerini kullandı.
“ÇOCUĞU BABA DEDİĞİNDE BENİM ÇOCUĞUMU HATIRLIYOR MU?”
Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan ise beyanında, “Ben buraya Berkin olarak geldim. 17 duruşmadır bu duruşma o katili aklamaya çalışıyor. Her şey meydanda. Öldürülen çocukların hatalısı adaleti sağlamayanlardır. Kimseyi öldürmedim, hırsızlık yapmadım. Meydanlarda yuhalandım. Hangi acıya yanayım? Çocuğumu o katil aldı benden. Ben yaşamıyorum, nefes alamıyorum. Soruyorum o katile: Çocuğu baba dediğinde benim çocuğumu hatırlıyor mu?” dedi.
“ADALET BU ÜLKEDE ÖLDÜ”
“Tek hatalı sizlersiniz. Şayet adaleti sağlamış olsaydınız çocuklar ölmeyecekti” diyen acılı anne, “Siz öldürün diye doğurmadım ben çocuğumu. Ben sofraya otururken oturamıyorum. Hâlâ Berkin’i sofraya çağırıyorum ben. Van’da çalışıyor artık o polis. Ne vakit Van’da bir haber görsem bunu o katil mi yaptı diyorum. Beni, Ethem Sarısülük’ün ailesini tehdit etti polisler. Çocuklarınızı öldürdük sıra sizde dediler. Ne oldu onlara hiçbir şey? Adalet bu ülkede öldü. Avukatımız Ebru ile gömdük adaleti. İbrahim Gökçek’in eşi Sultan niçin tutuklu? Uyan Berkin diye müzik söylemiş. Oğlum için yazı yazmak kabahat, oğlum için türkü söylemek cürüm. Duruşmanıza, her şeyinize isyan ediyorum” diye konuştu.
AİLE IMAJLARI İZLEMEDİ
Duruşmada vaka anı manzaraları yayınlanması öncesinde Gülsüm Elvan, Sami Elvan, Gamze Elvan ve Özge Elvan salonu terk etti. Ailenin Avukatı Can Atalay manzaraları ailenin izlemesini istemedi.
“ADALETİ KAZANACAĞIZ”
Elvan ailesinin avukatı Can Atalay ise savunmasında özetle şunları söyledi:
“Kasıtla işlenen tetiği Fatih Dalgalı’nın çektiği bir çocuk cinayeti ile karşı karşıyayız, hiçbir kuşku kalmamıştır. Sistematik bir delik karartma tablosu ile karşı karşıyayız. Sanık Fatih Dalgalı’nın cezalandırılması haricinde öteki taleplerimiz var. Sıralı amirler ile ilgili buyruk, komuta, kanıt karartma, işbirliği açısından hata duyurusunda bulunulması kanıtları karartmak, hatası aklamak, buyruk vermek ve bunu beyan etmek nedeniyle devrin İstanbul emniyet müdürü Hüseyin Çapkın, İçişleri bakanı Muammer Güler, başbakanı Tayyip Erdoğan hakkında cürüm duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz. Sami Elvan söylemişti, biz adalete açız, heyetinizin bu toprakların adalet açlığına bir nebze deva olmasını diliyoruz, biz adaleti kazanacağız.”
“KONUŞTUKLARI VARSAYIM VE HAYALİDİR”
Son beyanı sorulan sanık Fatih Dalgalı, Elvan ailesinin avukatlarının bir varsayımda bulunduklarını tez ederek, “Kanıtlanmış bir durum yok, başından beri söylüyorum, benim kimsenin vefatıyla yaralanmasıyla ilgim yoktur” dedi. Dalgalı’nın kelamlarına Gülsüm Elvan “Katilsin, oğlumu vurdun” diye reaksiyon gösterdi.
DURUŞMA ARALIK’A ERTELENDİ
Sanık polisin avukatları da Elvan ailesinin avukatlarının beyanlarına itiraz ettiklerini söyledi. Eski dilekçelerini tekrar ettiler. Duruşma, belgeyi temel hakkındaki mütalaanın hazırlanması için savcılığa gönderdi. Duruşma Aralık ayına ertelendi.
Cumhuriyet
